neden böyle bir şey yaptım bilmiyorum. ama belki benimle ilgili bazı şeyleri, yazacağım bir kaç kelimeyi merak edenler olur..

Pazartesi, Haziran 06, 2005

değişim..

Kimse kimseyi ikna etmedi aslında. Karşılıklı birbirini dönüştürüyorsun. Edebiyatın, tasavvufun ve aşkın; üçünün de ortak noktaları "dönüşüm" ve "aşkınlık". Belli bir kimliğin içinde belli bir noktada duruyorsun.
O kimliğin dışına çıkıp dönüşüyorsun ve bir de bakıyorsun öteki olmuşsun. Sen, sen değilsin artık. Edebiyat da bunu sağlıyor, tasavvuf da, aşk da... Ben bu ilişkiye başlarken çok savruktum, kaotiktim, göçebeydim; Eyüp daha dengeliydi. Sonra zaman zaman baktığımda gördüm ki o olmuşum; ben de onun dengeli düzenli yapısını alt üst ettim, o da baktı ki kendisi de ben olmuş. "Araf"ta aşkla ilgili bir bölüm vardı: "Sevgililerimizi elimizden kaçırmaktan ölesiye korktuğumuz için onlardan gelecek değişime inatla direniriz, oysa belki aşkla beraber gelen değişim tek kurtarıcımız olacak hayatta."

devamı ve hepsi

Perşembe, Haziran 02, 2005

iki kisinin konusmasi

{kendilerine bu sohbeti bizimle paylaştıkları için teşekkür ederiz.}

___________________________________

A Kişisi says:

bi konumuz vardi konusacak..

A Kişisi says:

unutmayalim demistik

^B Kişisi^ says:

aaa eweeeet

A Kişisi says:

hatirlio musun

^B Kişisi^ says:

^B Kişisi^ says:

tabiki deeeeee

^B Kişisi^ says:

şimdi bu kitap kısın gerçek günlüü müymüş??

^B Kişisi^ says:

emin miyis bundan???

A Kişisi says:

evet eminiz.

^B Kişisi^ says:

hımmm

A Kişisi says:

ama şey var

^B Kişisi^ says:

..

A Kişisi says:

kız bi yerlerde sondaki gerçek aşkı bulma bolumu gercek degil, hayalim demiş.

^B Kişisi^ says:

ewt olabilir

A Kişisi says:

tabi boyle bi sey demis mi bilmiom, bi rivayettir duydum.

^B Kişisi^ says:

yani o yaşta böle şeyler yaşamış olabilecei

^B Kişisi^ says:

bana pek inandırıcı gelmemişti

^B Kişisi^ says:

ama gene bu yaşta bunları hayal etmesi

^B Kişisi^ says:

ya da ne biliiim birilerinden dinleyip de kağıda dökmesi de pek mümkün deil dimi?

A Kişisi says:

hı hı

A Kişisi says:

geri kalanlar bence gercek, cunku uslup hissettiriyor, her ne kadar ceviri de olsa.

^B Kişisi^ says:

kısaca söliim sewmedim ben pek bu kitabı

^B Kişisi^ says:

kızdan tiksindim hatta

^B Kişisi^ says:

nası bu kadar basitleşebilir bi insan,bi KADIN

^B Kişisi^ says:

!!

A Kişisi says:

kızı sadece sex manyagi olarak mi goruyorsun

A Kişisi says:

buradan onu mu anlamaliyim

^B Kişisi^ says:

manyaklık deil de pek..

^B Kişisi^ says:

nası desem

^B Kişisi^ says:

hımmm

^B Kişisi^ says:

ne biliim bu kadar basit mi birileriyle yatmak??

^B Kişisi^ says:

yatmayı da geçtik diyelim neydi o 5 kişiyle birden

^B Kişisi^ says:

!

^B Kişisi^ says:

salaklık bence manyaklıktan çok

^B Kişisi^ says:

ama tabi kendisi istemese bunların hiçbiri gelmezdi başına

^B Kişisi^ says:

orası ayrı

A Kişisi says:

şimdi katılıyorum; ben erkek halimle oyle hemen tanistigim bi kızla ayni yatagi paylasamam..

^B Kişisi^ says:

yani impossible yaa

^B Kişisi^ says:

ötesi yok yani

A Kişisi says:

olayin gelisimi cok ilginc.. biraz merak, biraz sınıfta ilk kim yapicak derken bir gaz deyip baslio.

^B Kişisi^ says:

ewt ama ne kadar aptal bi gazdır bu böle

A Kişisi says:

gencler pek cok seyi aptalca gazlarla yapmazlar mi?

^B Kişisi^ says:

ewt ama biraz daha ne biliim işte masum şeylere cesaret edebilirler gibime gelio

A Kişisi says:

ilk yattigi cocuk, hatirliyor musun, cok yakisikli ama surekli bunu asagiliyordu, ama bizim aptal kız hala onu seviyordu, aşık oldugunu dusunuyordu..

^B Kişisi^ says:

ya da bisim toplumumuzda sex kawramı rahat bi kawram olmadıı için bana gençler cesaret edemezmiş gibi gelio

^B Kişisi^ says:

ewt..

A Kişisi says:

aslinda sanki orada kopuo olay.. o cocukla baslio her sey.. ondan sonra daha normal bir seymis gibi bakmaya baslio olaya.

^B Kişisi^ says:

tmm hadi bi kere yapınca normal bişi haline geldi gözünde o olay,ama neden yani gidip de 40 kişiyle birden yapıo?

^B Kişisi^ says:

1 kişiyle yap hadi ondan ayrıldın,gerçekten sewdiin biri bulduunda tabi onla da yaparsın,

^B Kişisi^ says:

ama not with 40 people in such a short time

^B Kişisi^ says:

diorum

A Kişisi says:

ama ile baslayan cumlenin short time ile bitmesine sasirmadim desem yalan olur

^B Kişisi^ says:

^B Kişisi^ says:

o niye o?

A Kişisi says:

tam olarak orayi kestirmek zor,, garip, birinden birine atlio, ayni anda bir kac herifle birlikte yatio falan..

benim takildigim noktalar onlardan çok, her aksam eve geldiginde pisman olmasi,

A Kişisi says:

kendisini temiz hissetmesi icin saclarini fircalamasi..

A Kişisi says:

bundan dolayi surekli olarak vicdan azabi gibi aci duymasi..

^B Kişisi^ says:

ayy ewt dimi

A Kişisi says:

aynaya baktiginda eski safligindan eser kalmadigini hissetmesi.

^B Kişisi^ says:

madem pişman oluosuun yapma olsun bitsin

^B Kişisi^ says:

kandırıo kendini temizim bilmem ne die

^B Kişisi^ says:

nası bi desire ki bu karşı koyamıo

^B Kişisi^ says:

yok kardeşim werin öldüriim o kızı

A Kişisi says:

sen simdi kızı recm edersin,

A Kişisi says:

taşlayalım mı

^B Kişisi^ says:

^B Kişisi^ says:

taşla anasını satim

^B Kişisi^ says:

başka ne diim ki

A Kişisi says:

bilmiyorum.. bir iz ariyorum ama yakalayamiyorum bir turlu.

A Kişisi says:

tam olarak tum bunlari yapmasini saglayan şeyi ariyorum.

^B Kişisi^ says:

hımmm

A Kişisi says:

bazi gunahlar garip oluyor, bir kere yapinca daha fazlasini yapiyor insanlar.

A Kişisi says:

mesela kumar gibi, mesela sex gibi..

^B Kişisi^ says:

ewt,yasak olan hep tatlıdır derler ya..

A Kişisi says:

melissa nın yaptigini turk erkekleri de cokca yapiyorlar ama tabi gunluk tutmuyorlar

^B Kişisi^ says:

aynı hesap işte.

^B Kişisi^ says:

euhe

^B Kişisi^ says:

aman bırak tutmasınlar

^B Kişisi^ says:

sen şahsen tuttun dielim böle bi günlük (bi warsayım)

^B Kişisi^ says:

bunu tutup da yayınlatma ihtiyacı/arzusu duyar mısın mesela??

^B Kişisi^ says:

sorarım sana

A Kişisi says:

olabilir..

A Kişisi says:

ciddi ciddi dusundum bunu

A Kişisi says:

daha once de dusundum..

^B Kişisi^ says:

^B Kişisi^ says:

çok meraklandım bak şimdi

A Kişisi says:

ne bilim, hani bu felsefeci bozuntularının dile getirdigi kavramlar vardır ya..

^B Kişisi^ says:

kawramlar?

A Kişisi says:

tek basimiza var olabilir miyiz, yada varligimizi hissedebilir miyiz?

A Kişisi says:

bilinmek isteriz, bilinince var oluruz.

A Kişisi says:

bilinmek icin ortaya eserler koyariz.

A Kişisi says:

heykel yapariz, kitap yazariz.. bunlarla biliniriz, belki icimizden bir seyleri anlatma sansina sahip oluruz.

A Kişisi says:

sanat aslinda bundan dogar filan.

^B Kişisi^ says:

hımm anladım

^B Kişisi^ says:

eee?

A Kişisi says:

bilindikce sonsuz oluruz, ancak boyle sonsuz yasamin sinirlarina yaklasiriz.. filan.

A Kişisi says:

bir de şu düşünce vardir:

sanat kendini anlatma cabasidir. ressam resminde kendi anlatir,

A Kişisi says:

yazar kitabında kendini.. kimsenin anlamadigi, gunluk hayatta anlasilamayacak ruhunun derinliklerini anlatmaya calisir

A Kişisi says:

etrafına baksana, herkes anlasilmak icin cabalamiyor mu..

^B Kişisi^ says:

yani ewt

A Kişisi says:

ergenlik doneminde gencler kimse beni anlamiyor diye aglamaz mi?

^B Kişisi^ says:

euhe kesinliklee

^B Kişisi^ says:

:

^B Kişisi^ says:

A Kişisi sends:

Transfer of "munch12.jpg" is complete.

A Kişisi says:

meshur cıglık tablosu..

^B Kişisi^ says:

bu resmi bi ark.ım lisede çalışmıştı bilio musun

^B Kişisi^ says:

^B Kişisi^ says:

ewt

A Kişisi says:

adam resmen bagirio, kendini anlatmaya caliso.

A Kişisi says:

di mi?

^B Kişisi^ says:

hıhı

^B Kişisi^ says:

arkada da 2 tip

^B Kişisi^ says:

farkında bile deil

A Kişisi says:

evet.

^B Kişisi^ says:

belki adamın çığlıının

^B Kişisi^ says:

ee sen kendinden bahsediodun?

A Kişisi says:

dur, geliom

^B Kişisi^ says:

günlük fikrinden?

^B Kişisi^ says:

piki

^B Kişisi^ says:

kaç iş birden yapıon sen beaa

A Kişisi says:

simdi herkes kendini anlatmaya calisio, burada hem fikiriz.

A Kişisi says:

is yapmiom, dusunuom, bi de ben biraz baktim resme.

A Kişisi says:

simdi..

^B Kişisi^ says:

hee pardon

^B Kişisi^ says:

A Kişisi says:

herkes kendini anlatmaya calisio, bu bir.

cunku herkes bilinmek istio, bilinince var oldugumuzu hissediyoruz, bu iki.

^B Kişisi^ says:

anlaşıldı houston

A Kişisi says:

simdi, sanat mevzusuna geri donersek.

A Kişisi says:

resimde, yazıda, muzikte, daha dolaylı anlatimlar.

A Kişisi says:

neden bunlarla kisitladim sanat dunyasini dersen, az cok kulturum bunlari kapsiyor, digerleri hakkinda cok fazla atip tutacak fikrim yok acikcasi..

A Kişisi says:

mesela heykel kulturum yoktur pek.

^B Kişisi^ says:

tmm canın saolsun

A Kişisi says:

neyse sanat genel itibariyle dolayli bir yol.

A Kişisi says:

bir nevi soyutlama.

^B Kişisi^ says:

ewt bu da tmm

A Kişisi says:

soyutlama kelimesinin anlamini ise bilgisayar muhendisliginde daha iyi anlamak mumkun, şöyle ki: mesela java bizim icin bir soyutlama yapar, ne yapar, farkli işletim sistemleri farklı şekillerde çalışır, hepsi için ayrı şekillerde program yazılır, bu da uzun ve yorucu bir iştir. java tum isletim sistemlerine uyumlu bir platform gelistirmistir, biz programi java da yazdigimizda program isletim

A Kişisi says:

sisteminden bagimsiz olarak java platformunda calisir.

A Kişisi says:

engebeli bir yuzeydeki tum bosluklari doldurarak bize duz bir ortam sunar.

A Kişisi says:

bir "base

A Kişisi says:

bir "base" sunar, boylece o "base" uzerinde yuksek ve saglam binalar inşa edebiliriz.

^B Kişisi^ says:

bi sn tel.

A Kişisi says:

tmm

^B Kişisi^ says:

geldiiiiiiiiim

^B Kişisi^ says:

pardon çok

^B Kişisi^ says:

zor işte sewgilin mi war derdin war

A Kişisi says:

onemi yok

^B Kişisi^ says:

bir "base" sunar, boylece o "base" uzerinde yuksek ve saglam binalar inşa edebiliriz.

^B Kişisi^ says:

demiştin

A Kişisi says:

bu konu da acik mi?

^B Kişisi^ says:

jawa örneği üzerine

^B Kişisi^ says:

si

A Kişisi says:

jawa deil bi kere: java!

A Kişisi says:

neyse..

^B Kişisi^ says:

aman!hıhh

^B Kişisi^ says:

A Kişisi says:

simdi, sanat yoluyla kendi anlatanlar bir sekilde soyutlamaya gidiyorlar.

A Kişisi says:

bir sekilde daha soyut bir yerde, belki daha kolay bir sekilde kendilerini anlatacaklari bir zemin olusturuyorlar.

A Kişisi says:

ne bileyim, edebiyatın ve suslu cumlelerin.

A Kişisi says:

yada renk renk boyalarin..

A Kişisi says:

yada cesit cesit melodilerin..

A Kişisi says:

aslinda ruhlarindaki gercek engebeleri ogrenemiyoruz.. onlar ne kadar gosterirse..

A Kişisi says:

cunku kullandiklari soyutlama ve onlarin ne kadar kullanacaklarina verdikleri karar olcusunde gorebilioruz ruhlarindaki, kişiliklerindeki girinti ve cikintilari.. yani onlari, tam olarak kendilerini..

A Kişisi says:

cıglık tablosunda, adam direkt olarak ben kendimi anlatmak istiyorum, bakın kimseye duyuramiyorum diyor.

^B Kişisi^ says:

hıhı

A Kişisi says:

ama bir baska ressamin tablosunda yaşadıgı acıyı/sevinci/huznu/coskuyu gormek daha zor olabiliyor..

A Kişisi says:

yada edebi eserler icinde gecerli bu..

A Kişisi says:

yada muzik..

A Kişisi says:

duygulari ifade etme konusunda nightwish in yaptigi muzigin ayri bir yeri vardir die soylemeden gecemem

A Kişisi says:

neyse, sanirim bu konuda da hem fikiriz..?

^B Kişisi^ says:

bak sen

^B Kişisi^ says:

ewwwwttt

^B Kişisi^ says:

A Kişisi says:

guzel

bu durumda, insanın, kendisini anlatabilmesi için, tamda kendisini, çıplak olarak, her turlu soyutlamadan kurtulup "tam" da kendisini anlatabilmesi için daha elverişli bir yol olmali. daha sade, daha iyi anlatan bir yol..

A Kişisi says:

orada misin

^B Kişisi^ says:

dinliom seni

^B Kişisi^ says:

ewt

^B Kişisi^ says:

tabiki

A Kişisi says:

simdi, nerdeyiz, nereye geldik,?

^B Kişisi^ says:

yol arıos

^B Kişisi^ says:

nası yapsak da anlatsak tam olarak kendimisi

^B Kişisi^ says:

naapsakki

A Kişisi says:

bir sonraki adımı anlamışsındır sanırım..

^B Kişisi^ says:

yani??

^B Kişisi^ says:

en özelini paylaşmakla mı?

^B Kişisi^ says:

gerçekten de en çıplak olduumuz anları anlatmakla mı?

A Kişisi says:

gerçek sen o degil misindir aslinda,?

^B Kişisi^ says:

ewt galiba öle oluo

^B Kişisi^ says:

tüm silahlarından arındıın zamanlar..

A Kişisi says:

yep aynen oyle.

A Kişisi says:

neyse..

A Kişisi says:

bilmiyorum gunluk tutuyor musun,

A Kişisi says:

ben cok istikrarli degilim bu konuda..

^B Kişisi^ says:

yok

^B Kişisi^ says:

teee orta2 we 3 te tutmuştum

^B Kişisi^ says:

o kadar

^B Kişisi^ says:

liseye geçince banal gelmeye başladı nedense

A Kişisi says:

basliyorum bir sure devam ediyorum,

sonra kesiliyor, sonra yine devam ediyorum filan.. uzunca bir sure, gunluk niyetine yazdigim seyleri bir arkadasima verdim.

^B Kişisi^ says:

hadi yaa..

^B Kişisi^ says:

A Kişisi says:

hissettiklerimi, yasadiklarimi, hayata bakisimi, iste benim icimde ne varsa bilsin die..

^B Kişisi^ says:

anladım

A Kişisi says:

yani deftere yazmiodum, aksam eve gelince yaziodum, ertesi gun ona veriodum.

A Kişisi says:

sonra aslinda beni o kadar da iyi taniyamadigini farkettigimde cok uzulmustum

A Kişisi says:

hala da uzulurum.

^B Kişisi^ says:

bu onun şanssızlığı..

A Kişisi says:

cunku o kadar cok yazmisim ki,

^B Kişisi^ says:

yuh

^B Kişisi^ says:

gerçekten mi

^B Kişisi^ says:

iiymiş baya

A Kişisi says:

iste kendisi o kişi olur, neyse, bende sana demistim ki, artik kendimi o kadar guclu hissetmiyorum diye..

A Kişisi says:

dusunsene onlarca sayfa yaziyorsun, yine de karsindakinin seni anlamadigini farkediosun.

A Kişisi says:

kotu bi his..

A Kişisi says:

bosuna bir çaba gibi..

A Kişisi says:

halbuki neredeyse her şeyimi anlatmistim.

^B Kişisi^ says:

yani kal gelir insana bi noktadan sonra

A Kişisi says:

neyse iste..

A Kişisi says:

diyecegim şuydu: gelmek istedigim nokta:

^B Kişisi^ says:

..

A Kişisi says:

bence; insan kendini en iyi, bir gunluk ile anlatabilir, en gerçek, en korunmasız anlarını, hislerini anlattigi yazilarda. suslu cumlelerle bogulmus seyler degilde, sade ve icten..

A Kişisi says:

ama buna ragmen, cok yakinlastigin bir insan bile onlarca sayfa yazdigini anlamayabilir.

^B Kişisi^ says:

euhe,maalesef

A Kişisi says:

burada tam bir kaos:

kendini anlatmak icin gunluk yazarsin..

ama yine de kimse anlamaz..

dusunsene, melissa gunlugunu yazdi, sence kac kisi onun gercek kisiligini anlamak icin caba sarfetti?

^B Kişisi^ says:

yani, düşünülmesi gereken bi nokta bu..

A Kişisi says:

ne istiyordu? ruhunun derinliklerinin anlasilmasini..

aslinda o da istemiyor ve yanlis oldugunu biliyor o kadar cok herifle yatmanin dogru olmadigini.. bir sekilde kendine, vucuduna hakim olamadi..

A Kişisi says:

her neyse işte, butun bunları yazdı, milyonlar sattı.. ama yine de istedigi gibi anlasilabildigini sanmiyorum.

A Kişisi says:

işte bu bu bu sebeplerden gunlugunu yayinlamak aslinda o kadar da teşhirci bir şey degil diye dusunuyorum.

A Kişisi says:

him, sen yayinlayabilir misin, dersen, henuz degil. yani hala o cesarete sahip degilim.

^B Kişisi^ says:

ewt bu açıdan bakınca justify edebiliosun durumu,gerçi yaş unsuru sanırım ortalıı karıştırıo..

^B Kişisi^ says:

bu yaştaki bi kıs?diosun

^B Kişisi^ says:

nası yani!?!?!? diosun

^B Kişisi^ says:

oha falan oluosun

^B Kişisi^ says:

sen yapma zaten boşwer

^B Kişisi^ says:

ne gerek war ayol

A Kişisi says:

oyle iste. yoruldum.

A Kişisi says:

dinledigin icin tesekkur ederim

^B Kişisi^ says:

euhe rica cnm ne demek

A Kişisi says:

bu konusmayi kaydedecegim.

A Kişisi says:

mahsuru yok di mi

^B Kişisi^ says:

yook

^B Kişisi^ says:

ben konuşmadım ki zaten )

^B Kişisi^ says:

tmmı sana ait

^B Kişisi^ says:

bak bunları da kaydet emi

A Kişisi says:

yok bunlar disinda kaldi.

^B Kişisi^ says:

aaaaa olmadı amaaaaa

A Kişisi says:

iyi naapalim bunlari da yazalim ustune.

Bil-sen-de

Pardus... Özgürlük Için...

Firefox 2

Bazen Okurum

Dinle-sen-de